Trump’un Ortadoğu ziyaretinde uluslararası ilişkilerin anarşizm teorisi üzerine kurulu olduğunu bir kez daha gördük.
Yeni dünya düzeninde emperyalist paradigmayı uluslararası ilişkilerin ana akımı haline getiren Amerika, Ortadoğu’da oluşturmuş olduğu kukla yönetimlerini istediği gibi yönetiyor.
Sözde bağımsız ancak pratikte hiçte bağımsız olmayan, Amerika’nın ve siyonist rejimin birer kuklası Ortadoğu ülkelerinin sözde liderlerinin Trump’un ziyaretinde birer sömürge valisi gibi davranmaları hangi çukurlarda yüzdüklerini gösteriyorlar.
İslam coğrafyasını parçala, böl ve yut politikalarıyla idare eden batılı ülkelerin baş aktörü büyük şeytan Amerika, idare ve sevk edemediği ülkelere ise demokrasi getiriyorum, çığırtkanlığıyla işgal, cinayet, katliamlarına maskeleme yapıyor. Bunun en bariz örneğini Irak ve Afganistan’da gördük.
Brown Üniversitesinin BM için yaptığı çalışmada, Amerika’nın Irak işgalinde sivil kayıplarının 275 bin ila 306 bin civarında olduğu ifade ediliyor. Ancak resmi olmayan rakamlara göre Amerika’nın Irak işgalinde hayatını kaybeden sivil sayısının en az 500 bine yakın olduğu tahmin ediliyor.
Brown Üniversitesinin "Savaşın Maliyeti" başlıklı projesi kapsamında yapılan araştırmalara göre, Afganistan'da birçok sivil çapraz ateş, el yapımı patlayıcılar, suikastlar ve bombalamalar sebebiyle 241 bin sivil katledildi.
Gazze’de 7 Ekim 2023’ten bu yana en az 55 bin Filistinli Amerika’nın siyonist işgal rejimine sağladığı silah desteği ile büyük bir soykırım işlendi. Ve bu soykırım maalesef henüz devam ediyor.
Anarşizm felsefesi üzerine kurulu olan uluslararası ilişkilerde Birleşmiş Milletlerin beşli çetesinden biri olan Amerika, yapmış olduğu zulüm, talan ve katliamlarından dolayı yargılanmadı.
Yaşanan gelişmeler, ülkelerin kendi kaderini tayin etme hakkının olduğu birer yalandan ibaret… Özgürlük, kardeşlik, eşitlik, insan hakları, kadın ve çocuk hakları ise toplumları uyuşturan birer masal olduğunu görüyoruz.
En son geçen günlerde Trump, Ortadoğu’yu ziyaret etti.
Trump’un ziyaretinde neler yaşanmadı ki…
Mason ve kukla krallar, Trump’la bir araya gelip yeni gelişmeleri ve şeytani planları konuşup, gerekli talimatları aldılar.
Bir yandan Gazze’de yaşanan soykırım, diğer yandan Gazze’ye destek veren Lübnan, Yemen ve İran gibi ülkelere yönelik yaptırımlar, tek tek perde arkasında konuşuldu.
Amerika, Arap ülkelerine silah sattım diyor ama silah sattığı yok…. Trump, Arap ülkelerinin kasalarında birikmiş parayı gasp edip, çekip gitti. Bunun karşılığında İslam dünyasına musallat olmuş kukla liderlerin tahtlarında kalmalarını garantiledi.
Sözde silah sattığı ülkelerde silahları kullanacak insan bulamayız. Bahsedilen ülkelerin çoğunda çağdaş köle şeklinde işçiler çalıştırılmakta kendi ülkelerindeki vatandaşları çalışmamaktadırlar.
-Trump’ın Arap ülkeleri ziyaretinden şu sonucu çıkarabiliriz:
.Amerika geleneksel müttefikleri ile ilişkilerini güçlendiriyor.
. IŞİD bahanesiyle bölgede askeri üslerine devam ediyor.
. İsrail’in koruyucusu olduğunu her zaman hissettiriyor.
. İran’ın bölgedeki etkisini zayıflatmak istiyor.
. Amerika’nın ekonomisine katkı sağlamak istiyor.
- Trump'un ziyareti sonrası Ortadoğu'da yaşanacak olumsuzluklar şunlar olabilir:
. Filistin Gazze meselesi göz ardı edildi, gündeme gelmesi engellendi.
. İran’a yönelik politikalar nedeniyle gerilim ve çatışma riski artırıldı.
. Trump‘ın ziyaret ettiği Arap ülkelerindeki insan hakları ihlallerine göz yumuldu.
. Ziyaret ettiği ülkelere Gazze meselesini konuşmama gündemde tutmama uyarılarını yaptı.
-Arap ülkelerinin Gazze’ye sessiz kalması sağlandı.
. Hamas’ın mücadeleci ruhunun Araplardaki etkisini kırmaya yönelik planını devreye soktu.
. Kukla yönetimlerin Gazze soykırımına ‘sessiz’ kalmaları sağlandı.
-Arap ülkeleri halklarının tepkisizliğinin nedenleri çok karmaşık denklemleri barındırıyor:
. İfade hürriyeti ve toplanma özgürlüğünün olmaması
. Güvenlik ve istihbarat servislerinin sürekli sahada olması
. Arap rejimlerinin otoriterliği
. Halkların ümitsiz olması
. Medyanın Gazze gibi hassas meseleleri gündemde tutmaması
.Yerel halkın daha çok para kazanma, göçmen olarak gelenlerin ise sadece karın tokluğuna çalışma amaçları…
İsrail’in Filistin ve Gazze’de yaptıkları en alçakça soykırım uygulamalarıdır. Görünen o ki İsrail’i ve İsrail destekçilerini durdurabilecek Arap ülkeleri olmayacaktır.
İnsani hassasiyetleri, insani duyguları ön planda tutanlar İsrail ve destekçilerini engelleyip bu işi başarıyla sonuçlandıracaktır.
BAE Ülkesinde kadınların saçlarını sallayarak karşılama yapmaları hiçbir dinin, hiçbir şerefli insanın kabul edeceği bir durum değildir.
Kadının bir meta olarak sunulması, alçaklığın ötesinde büyük bir zillet… İslam’ın kadına ve kadının saçına verdiği değer ve mahremiyetini çiğnemedir. Bir insan ancak bu kadar alçalabilir, alçalmanın en son noktasını BAE’de gördük.
Ya Rab, Gazze çok yoruldu, yükünü sen hafiflet …!
