İlk yola çıktıklarında bağımsız Kürdistan söylemiyle yola çıktılar… yolun sonunda fis ovası fıs ovasına, bağımsız Kürdistan, MHP'nin arka bahçesine dönüştü. Birdenbire kendilerini Bahçeli'nin kucağında buluverdiler.
Sözde bağımsız Kürdistan kuracaklarını söyleyen PKK ve uzantısı DEM parti, Kürtlerin din, inanç, değer ve kültürel kodlarıyla oynadılar. Kürtleri asli ve gerçek kimliklerinden uzaklaştırıp, çöplük malı komünizme kurban ettiler.
Gel zaman git zaman, bağımsız Kürdistan'dan vazgeçip birdenbire LGBT'ci oluverdiler. Lut kavminin helak olmasına neden olan gayri meşru ilişkileri, ahlaksızlığı meşru göstermeye başladılar.
Sözde bağımsız Kürdistan söylemiyle yola çıkanlar, Kürt halkının oylarını cepte görmenin sarhoşluğuyla Kürde ait ne kadar değer varsa yok saydılar.
DEM'li vekiller ve belediye eş başkanları söylemde, "kahrolsun Kürt aile yapısı" demeye belki cesaret edemediler. Ama işi oraya kadar götürdüler.
DEM’li Diyarbakır Büyükşehir Belediye eş başkanı Serra Bucak, “Aile devletten sonra gelen en gerici kurumdur” sözleri Kürt aile yapısına yapılmış en büyük saldırılar arasında yer alıyor.
DEM’li eski Batman belediye eş başkanı Gülistan Sönük'ün "Belediyeye ilk gittiğimizde Kadın Politikaları Müdürlüğü binasında sürekli evliliği öven ve aile kurumunu çok önemli gören afişlerle karşılaştığımızda şok olmuştuk" sözleri Kürt aile yapısının varlığına son verememenin şokunun itirafıydı.
Bu iki örneğin dışında her platformda PKK'lı ve DEM’li yetkililer ailesiz bir toplum modeline geçip Kürt aile yapısının bozulmasına yönelik her türlü çalışmayı yapıyorlar. Bunlar Kürt aile yapısını yok etme teşebbüslerinde bulunurken hinlikle, Kürt kimliğine bürünerek yapıyorlar.
Marks'ın izinde giden ve CHP'nin asimilasyon, inkarcı ve ötekileştirici inkilapçılığını takip eden bu kesim, Kürt aile yapısına suikast düzenlemede sinsi yol ve yöntemleri takip ediyorlar.
Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana CHP tüm Türkiye toplumunun aile yapısını bozmaya çalıştı. CHP kısmi olarak bunu başardı. Türklerin aile yapısını bozabildi ancak Kürtlerin aile yapısını bozamadı. Daha sonra AKP iktidarı döneminde İstanbul sözleşmesi ve 6284 nolu kanun ile aile yapısı adeta çöktü. LGBT gibi sapkın yapıların önü açıldı. Bu dönemde PKK ve uzantıları olan DEM parti, Kürt aile yapısını bozmak için her türlü yasal boşluğu kullandı.
Cumhuriyetin kuruluşunun ilk yıllarından itibaren CHP'nin ve daha sonraki yıllarda devletin yanlış politikaları Türk aile yapısını yok etti. Ancak Kürt aile yapısına kısmi olarak zarar verebildiler? Asıl Kürt aile yapısına zarar veren PKK ve uzantısı olan DEM parti oldu. Fikir babaları Marks'ın “komünizmde özel mülkiyete yer yoktur” ideolojisinden yola çıkan PKK ve DEM parti, bu bağlamda tüm üretim araçları “herkese” aittir fikrini savundular. Onlara göre kadın da bu üretim araçlarından biridir çünkü o da topluma bir ürün (çocuk) vermektedir. Bu ideolojiden beslenen PKK ve DEM parti Kürt aile yapısına düşmanlık besleyip evlilik kurumunun lağvedilmesi ve kadının ortaklaşa kullanımı üzerine her türlü çirkefliği yaptılar.
Yine Marks'ın, "Komünistler tarafından kadınların ortaklaşa kullanılması karşısında duydukları erdemli öfkeden daha gülünç bir şey olamaz. Komünistlerin kadınların ortaklaşa kullanılmasını getirmelerine gerek yoktur ki; çok eski zamanlardan beri var olan bir şeydir bu." Marks'ın sapkın fikirlerini savunan PKK ve DEM partiye göre kadın toplumun ortak malı olup, aile kurumunun olmaması gerektiği üzerine Kürt aile toplumuna on yıllardır suikast düzenlediler.
Oysa ki aile demek, kimlik demektir. Ailesiz Kürt toplumu kimliksiz Kürt toplumu demektir. Kürtleri asli kimliklerinden soyutlamanın en basit yolu; aile kurumunu Kürtler arasında itibarsızlaştırmakta buldular. Kürt aile yapısını yok etmek; Kürtlerin kültür, inanç ve değerler bütününü yok etmek anlamına geliyor.
PKK ve DEM partinin Bağımsız Kürdistan dedikleri, komünist ideolojinin istediği ailesiz toplum imiş… kadının toplumun ortak malı olması imiş… LGBT'cilik imiş… Kürtlerin maneviyat ve medeniyetinin yok edilmesi imiş… Kürtleri ayakta tutan değerlerin yok edilmesi imiş… aile kurumuna suikast imiş. Kürtlerin kimliğini ABD, Avrupa ülkeleri ve batılı ideolojilere kurban etmek imiş.
Bugün Kürt toplumu asli kimliğini, değerlerini, kültürünü, inancını ve aile yapısını yitirme tehlikesi ile karşı karşıya.
DEM partinin ailesiz toplum, LGBT propagandası Kürtlerin kimliksizleşmesinin en büyük nedeni. Unutmayalım aile demek; kimlik demektir. Ailesiz toplum kimliksiz toplum demektir.
PKK'lı ve DEM'li yetkililer her platformda Kürt aile yapısını yobazlık ve gericilik olarak gösteriyor, aile olmamayı ise çağdaşlık ve ilericilik olarak pazarlıyorlar.
Vicdanı, aklı ve gayreti olan hiç kimse bu sapkın fikirlere pirim vermemeli.