Sapkın akımların sanat, sinema, akademi, ticari ve siyasi kolları bir ahtapot gibi toplumu sarmış ve değerlerinden koparmaya çalışıyor.

Bir kanser hücresi gibi toplumun içinde kötülüğü çok hızlı ve sinsice yayıyorlar.

Akrep ve yılanlardan daha zehirli olan bu akımların zehri toplumun kılcal damarlarına kadar inmeyi hedefliyor.

Toplumu ayakta tutan manevi değerler aşınıyor. Bu aşınma sözde siyaset yaptıklarını iddia eden kesimler tarafından olması ayrıca bir skandal.

Bir parti düşünün LGBT gibi sapkın akımları savunuyor. Aile kurumuna savaş açıyor. Halkın değerlerini, inancını, kültürünü ayaklar altına alıyor. CHP zihniyetine hizmet etmeyi gurur olarak görüyor. Batının sapkın akımlarını topluma dayatıyor.

Bunları yaparken kimlik siyaseti yaparak güya Kürtlerin haklarını savunduklarını ileri sürerek yapıyor. Ama işin hakikatine baktığımızda Kürtlerin inanç dünyası ve kültürel kodlarıyla hiçbir alakalarının olmadığını görüyoruz.

Kürtler namusuna düşkün, aile bağları kuvvetli bir millet. Ama gelin görün sapkın akımların savunucuları işi öyle bir hale getirdiler ki, Kürt kimliğine aykırı ne kadar kötülük varsa ektiler.

Güya Kürtlerin haklarını savunduklarını ileri süren DEM parti yetkilileri, Lut kavminin helak olmasına neden olan kötü fiillerin savunuculuğunu yapıyorlar.

Kürtleri tüm değerlerinden koparmanın adını Kürtçülük koymuşlar. Kürtün töresine ters düşecek ne kadar çirkin fiil varsa bu fiilleri savunmayı Kürtçülük olarak yutturmaya çalışmaları başlı başına bir trajedi.

Kürtleri asli değerlerinden koparıp, batı zihniyetine peşkeş çektirmek ve batıdan gelen kötülükleri Kürtlerin arasında yaymaya çalışmaları ayrı bir skandal.

DEM partide skandallar silsilesine bir yenisi daha eklendi.

DEM Milletvekili Çiçek Otlu, “Trans kadınların hormon ilaçları ücretsiz karşılansın. Kadınlara kürtaj hakkı tanınsın” açıklamaları Kürt aile yapısını yok etmeye yönelik gerçek niyetlerini ortaya koyuyor.

Malum kadının, trans kadın dediği kim biliyor musunuz… Trans kadın dediği, erkek olup ta ameliyatla kendini kadın yapanları kastediyor. Kendini ameliyatla kadın yapanların ilaçlarını bedava verin demiş… Şimdi bir erkek kendini ameliyatla kadın yapması ve ilaçlarının bedava verilmesi Kürtlerin hangi menfaatine ve çıkarlarına ve haklarına yönelik bir kazanım. Kürtlerin bundan ne menfaati oluyor.

Diğer bir konu, kürtaj serbest olsun demiş… Anne karnında olan bir bebeğin canlı canlı öldürülmesinin diğer adıdır, kürtaj.

Sormak istiyorum… Kürtajın serbest olması Kürtlerin hangi haklarını, menfaatlerini ve çıkarlarını koruyor.

Kim bu Çiçek Otlu… Kürt mü? Hayır… Kürtlerle hiçbir alakası yok. Sivaslı bir Türk, DEM parti milletvekili… Güya Kürtlerin haklarını savunuyor muş?

Diyarbakırlıların tabiriyle, "Malamıne Erzincan" yani "Yazık çok yazık”… Erzincan’da bir zamanlar büyük yıkıma neden olan depremden esinlenerek olumsuzluğu ifade etmek için kullanılan bir tabir.

Bugün Kürtlerin başına musallat olmuş, sapkınlığı dayatmış bu yapı, toplumda öyle büyük bir deprem meydana getirmiş ki haddi hesabı yok. Artık iş öyle bir vaziyete gelmiş ki bunu ifade etmek için “Malamıne Erzincan” deyimi de yetmiyor.

Her platformda aile kurumunu hedef alan DEM partili milletvekillerinin birçoğunun Türk soluna mensup, Kürtlerle hiçbir alakaları olmadıklarını görme zamanı geldi.

Kürt kimliğine ve inancına yabancı Türk solunu Kürtlerin başına bela eden yine DEM partinin ta kendisi.

LGBT'ciler, sosyalistler, komünistler, aile düşmanı, Kürtlerin değerlerini ayaklar altına alan zihniyeti Kürtlerin başına bela eden yine DEM parti olduğunu görüyoruz.

Kürtlerle alakası olmayan Türk solunun marjinallerinin DEM partinin içerisinde yer alması ayrıca başka bir skandal.

DEM Milletvekili Çiçek Otlu Sivaslı bir Türk… LGBT’yi savunan bu isim DEM partide siyaset yaparak güya Kürtlerin hakkını savunuyormuş. Kadın kadına evliliği, erkek erkeğe evliliği savunan bu isim, Kürtlerin ar ve namus anlayışına aykırı şeyleri savunması, Kürtlerin hangi haklarını kapsıyor.

Özgül Saki Zonguldaklı bir Türk… Kürtlerin değerleriyle hiçbir alakası yok ve DEM partinin içinde sözde Kürtlerin haklarını savunuyormuş… “Malamıne Erzincan”

DEM Milletvekili Özgül Saki, “Aile erkeklerin ihtiyaçları için kurgulanmış bir kurumdur” skandal sözleri kadının aile olmaya ihtiyacı yok demeye getiriyor. O zaman kadınlar aile olmasın. Kadın aile olmazsa erkek de aile olamayacak. Uzun lafın kısası aile diye bir şey olmasın diyor.

Kürtler arasında aile olmayınca insan olmayacak, insan olmasa nesil olmayacak, nesil olmasa kültür, dil, din ve değerlerde olmayacak.

DEM’li Saki’nin aile kurumuna yönelik bu düşmanca sözleri, Kürtlerin hangi haklarını savunuyor. Kürtler ailesiz olmak istiyordu da birileri mi engel olmuş ta bizim haberimiz mi yok…

Bunlar Kürtlerin aile yapısına büyük bir düşmanlık besleyen, sözde dost gözüküp arkadan hançerleyen zihniyetten başka bir şey değil.

Nesli kurumuş, ailesiz bir Kürt toplumu oluşturmaya çalışıyorlar. Kürt aile yapısını yok etmeye, darbe yapmaya yönelik düşmanca bir girişim.

Aile kurumuna savaş açan DEM partili yetkililer, her platformda bunu dillendirmekten de geri durmuyorlar.

Aile Kürtler arasında en kutsal kurumdur. Anne, baba ve çocuklardan oluşan ailenin olmaması gerektiğini savunan DEM partinin içindeki bu yapının Kürtlerin hiçbir değeri ile alakası yok.

Yaşanan bu gelişmeler DEM partinin Kürtleri değil, sapkın batı solunun ideolojik saplantılarını temsil ettiğini açıkça ortaya koyuyor.