Bilim

"Yapay zeka uygulamaları zorluklarla başa çıkmayı zayıflatıyor"

Uzman Psikolojik Danışman Fatma Kaya, yapay zekâ temelli uygulamaların yaygınlaşmasının bazı riskleri beraberinde getirdiğini belirterek, bu durumun bireylerin zorluklarla mücadele etme becerisini zayıflatabileceğini söyledi.

Abone Ol

Kaya, yapay zekânın terapi sürecinde destekleyici bir araç olabileceğini ancak insan terapistlerin yerini alamayacağını vurguladı.

“Gerçek terapi insan ilişkisine dayanır”

Kaya, yaptığı açıklamada, gerçek terapinin insani bağ üzerine kurulu olduğunu belirtti. Yapay zekâ uygulamalarının, insan ilişkilerinde bulunan sıcaklık ve samimiyeti sağlayamayacağını ifade eden Kaya, “ChatGPT gibi uygulamalar terapi yerine geçmez. Çünkü terapide esas unsur insandır. Yüz ifadeleri, jest ve mimikler, beden dili terapinin temel unsurlarıdır. Bu unsurlar yapay zekâ uygulamalarında yer alamıyor.” dedi.

“Gizlilik ve yönlendirme konularında risk taşıyor”

Yapay zekâ tabanlı sistemlerin gizlilik ve doğru yönlendirme açısından riskli olduğuna dikkat çeken Kaya, “Seanslarda gizlilik ilkesi çok önemlidir. Ancak yapay zekâ uygulamalarında verilerin nasıl işlendiği veya saklandığı net değildir. Ayrıca bu uygulamalarda yanlış yönlendirmeler sonucu doğacak sorumluluk da belirsizdir. Gerçek terapilerde insan-insan ilişkisi esastır.” ifadelerini kullandı.

“Her durumda bir terapist olmayabilir ama...”

Kaya, yapay zekâ uygulamalarının bazı danışmanlık süreçlerinde sınırlı şekilde yardımcı olabileceğini belirterek, “Uygulamalar kullanılırken lisanslı olması ve verilerin gizlilikle korunması önemlidir. Ancak bu araçlardan bir terapist rolü beklenmemelidir. Hayatın her alanında bir terapist bulunamayabilir ama bu durum, insan temasının yerini dijital sistemlerin alabileceği anlamına gelmez.” dedi.

“Zorluklarla mücadele becerisi zayıflayabilir”

Yapay zekânın günlük yaşamı kolaylaştırdığını ancak bireylerin dayanıklılığını azaltabileceğini söyleyen Kaya, “Terapinin insani bağa dayalı olması, iyileşme sürecine büyük katkı sağlar. Yapay zekâ uygulamalarında bu bağ kurulamıyor. Hayat kolaylaştıkça, insanlar zorluklarla mücadele etme noktasında daha çabuk pes edebiliyor. Kendi çabamızla ruhsal dayanıklılığımızı korumamız gerekiyor.” şeklinde konuştu.