Diyarbakır’ın kültürel simgelerinden biri olan bu lezzet, son yıllarda komşu il Mardin ile adeta bir sahiplenme yarışına dönüştü.
İç pilavla doldurulan ve uzun saatler boyunca kısık ateşte pişirilen kaburga eti, sadece bir yemek değil, aynı zamanda bir kültürel miras olarak kabul ediliyor.
Diyarbakır halkı, Kaburga Dolması’nın asıl vatanının kendi şehirleri olduğunu savunurken; Mardinliler, bu özel yemeğin Mezopotamya’nın ortak mirası olduğunu ve kendi yöresel dokunuşlarıyla da benimsediklerini dile getiriyor.
Diyarbakır’da faaliyet gösteren birçok lokanta ve aşçı, kaburga dolmasının tarifinde kullanılan baharatlardan pişirme süresine kadar özgünlük iddiasında.
Mardinli aşçılar, Kaburga Dolması’na kendi mutfaklarına özgü baharatlar ve pişirme teknikleri ekleyerek bu yemeği yeniden yorumluyor.
Her iki ilde de festivallerde ve özel günlerde başköşede yer alan Kaburga Dolması, gastronomi turizminin önemli unsurlarından biri haline gelmiş durumda.
Diyarbakır ve Mardin arasında süregelen bu lezzet çekişmesi, bölgenin mutfak zenginliğine dikkat çekerek ziyaretçilerin ilgisini daha da artırıyor.
Uzmanlar, bu tür kültürel rekabetlerin mutfağın tanıtımı açısından son derece kıymetli olduğuna dikkat çekiyor. Görünen o ki, Kaburga Dolması sadece damakları değil, şehirleri de birbirine bağlıyor.





