Geleneksel buzdolabı, klima ve endüstriyel soğutma sistemlerinde kullanılan hidroflorokarbon (HFC) gazları, atmosfere salındığında küresel ısınmaya karbondioksitten binlerce kat daha fazla katkı sağlıyor. Bu nedenle birçok ülke, HFC kullanımını azaltma taahhüdünde bulunmuş durumda.
Isı alışverişiyle soğutma sağlanıyor
Yeni yöntemde, bir maddenin faz değişimi sırasında ısıyı soğurması prensibi kullanılıyor. Araştırmacılar, sıvıya iyon ekleyerek maddenin erime noktasını değiştirip çevreden ısı çekilmesini sağladı. Böylece gaz salımı olmadan soğutma etkisi elde edildi.
Makine mühendisi Drew Lilley, yöntemin önemini şöyle anlattı:
“Soğutma alanında hem verimli, hem güvenli, hem de çevreye zarar vermeyen bir çözüm yoktu. İyonokalorik döngü, bu üç hedefi aynı anda karşılayabilir.”
Düşük enerjiyle yüksek verim
Laboratuvar deneylerinde 1 volttan daha düşük bir elektrik akımıyla 25°C sıcaklık farkı elde edildi. Bu sonuç, mevcut katı-hal soğutma teknolojilerinin tamamından daha yüksek bir verim anlamına geliyor.
Araştırma ekibinden Ravi Prasher ise yöntemin yalnızca soğutma değil, ısıtma sistemlerinde de kullanılabileceğini belirtti:
“Elimizde tamamen yeni bir termodinamik döngü var. Artık farklı malzeme ve teknikleri test ederek mühendislik aşamasına geçme zamanı.”




