Bruksizmin, beraberinde birçok sağlık sorununu da getirdiğine dikkat çeken Protetik Diş Tedavisi Uzmanı Doç. Dr. Neslihan Tınastepe, “Dişlerde aşınma, çatlak ve kırık gibi hasarlar, çenelerde ve baş, şakak ile boyun bölgesinde ağrı görülebilir.” dedi. Stres ve anksiyetenin, diş sıkmayı artırırken diş sıkmanın da stresi besleyen bir kısır döngüye neden olduğunu aktaran Doç. Dr. Tınastepe, bruksizmin kesin bir tedavisi bulunmasa da gece plakları ve destekleyici uygulamalarla zararlarının azaltılabileceğini dile getirdi.

“Stres diş sıkmayı artırır, diş sıkma da kişinin stresini besler”

Modern yaşamın pek çok kolaylık getirdiğini dile getiren Doç. Dr. Neslihan Tınastepe, “Ancak beraberinde artan sorumluluklar, ekonomik kaygılar, sosyal baskılar ve belirsizlikler de insanları hiç olmadığı kadar yoğun bir stres altına soktu. Bilindiği üzere artan stres, sadece ruh sağlığını değil, fiziksel sağlığı da etkiliyor. Son yıllarda diş kliniklerinde artan diş sıkma ve gıcırdatma, yani bruksizm vakaları, bu durumu açıkça gözler önüne seriyor.” dedi. Bruksizmin kişinin farkında olmadan, uyanıklık veya uyku sırasında dişlerini sıkması ya da gıcırdatması olarak tanımlandığını hatırlatan Doç. Dr. Tınastepe, “Hatta bazı durumlarda gerçek bir diş teması olmaksızın, kaslardaki gerginlik şeklinde de karşımıza çıkabiliyor. Uyku sırasında ve uyanıklık anında ortaya çıkan her iki bruksizm türünün ortaya çıkış sebepleri farklılık gösterse de yoğun stres ve anksiyete ikisinde de ortak rol oynar. Stres diş sıkmayı artırır, diş sıkma da kişinin stresini besler.” şeklinde konuştu.

Tınastepe "Bruksizm çoğu zaman tek başına görülmez; en sık anksiyete, depresyon, uyku bozuklukları (özellikle uyku apnesi), çene eklemi problemleri ve reflü ile birlikte görülür. Son dönemde yapılan çalışmalarda, akıllı telefon kullanımının artmasıyla birlikte bruksizmin daha sık görüldüğü, bu kişilerde depresyon ve anksiyete belirtilerinin de daha yüksek oranlarda eşlik ettiği dikkat çekiyor.” dedi.

“Bruksizmin kesin tedavisi yok, ancak zararları azaltılabilir”

Diş hekimlerinin, diş sıkma ve gıcırdatmanın vereceği zararları azaltmak için genellikle gece plaklarından (splintlerden) faydalandıklarını aktaran Doç. Dr. Neslihan Tınastepe, “Splintler; dişlere, kaslara ve diğer ilgili yapılara gelen kuvvetleri azaltır ve kasların daha dengeli çalışmasını sağlar.” dedi. Gerektiğinde ilaç tedavisi ve fizik tedavi yöntemlerinden de yararlanıldığını kaydeden Tınastepe, “Ayrıca botulinum toksin uygulamaları da bu amaçla oldukça yaygın bir şekilde kullanılıyor. Ancak burada kritik bir gerçek var; bruksizmin henüz kesin bir tedavisi bulunmuyor. Alınacak önlemlerle oluşturabileceği zararlar minimuma indirilebilir.” açıklamasını yaptı.

“Bruksizm, ruhsal yüklerin bedendeki yansıması olarak düşünülebilir”

Doç. Dr. Neslihan Tınastepe, sözlerini şöyle tamamladı: “Ruhumuza fazla gelen yüklerden kurtulmamız ve belki de biraz yavaşlamamız için bir uyarıdır. Bazen söyleyemediklerimiz, bastırdıklarımız, ertelediklerimiz ve içe attıklarımız bu şekilde dışarı çıkar. Bunu görmezden gelirsek, bruksizme eşlik eden diğer fiziksel rahatsızlıkları da çok zaman geçmeden yaşamımızda görmeye başlayabiliriz. Bruksizm, ruhsal yüklerimizin bedendeki yansıması olarak düşünülebilir. Sonuç olarak bruksizm için çözüm yine bizde, ruhumuzun derinliklerinde saklı görünüyor. Bazen bu belirtileri hayatın yoğunluğu içinde fark etmeyebiliriz; ancak bedenimizin verdiği bu sinyaller süreklilik kazanmaya başladıysa, profesyonel destek almak en sağlıklı adım olacaktır.”

Kaynak: İLKHA