Özellikle Sento Caddesi çevresinde kaldırımların büyük bölümü esnaf tarafından masa, sandalye, tezgâh ya da malzeme ile işgal edilmiş durumda.

Kaldırımda yürümek isteyen vatandaşlar, iki kişi yan yana geçemeyecek kadar dar bir alana sıkışırken, mecburen caddeye inmek zorunda kalıyor. Bu da trafikte seyreden araçlarla karşı karşıya kalmalarına ve olası kazalara davetiye çıkarıyor.

Vatandaşlar, yıllardır bu işgale göz yumulduğunu ve hiçbir belediyenin bu düzene müdahale etmediğini dile getiriyor. Esnafın kaldırım işgaline alışkanlık haline getirdiği bu durum, çevre esnaflarının bir kısmını da rahatsız etse de "örgütlenmiş bir düzenin" kurulduğu izlenimi var. Kimsenin sesini çıkaramaması ise mahalledeki huzursuzluğu daha da büyütüyor.

Mahalle sakinleri, belediyelerin bu alanlarda bugüne kadar neden adım atmadığını sorguluyor. "Yıllardır burada kim ne söz verdi, kim kimle ne ortaklık kurdu, bilinmiyor" diyen vatandaşlar, seçim dönemlerinde verilen vaatlerin de yerine getirilmediğini söylüyor.

Bölgedeki bu düzensizlik ve kirliliğin dokunulmaz bir alan gibi görülmesi tepkilere neden olurken, halk artık "bir babayiğit çıkıp bu işe el atar mı?" sorusunu sormaya başladı.

Kuruçeşme halkı, kamuya ait kaldırımların yeniden halka kazandırılmasını ve yaya güvenliğinin sağlanmasını istiyor. Ancak mevcut tabloya bakıldığında, bu düzenin yıkılması için güçlü ve kararlı bir iradeye ihtiyaç duyulduğu ortada.

Muhabir: Musa Azak