Çoğu kişi bu şikâyeti geçici çözümlerle hafifletmeye çalışsa da özellikle kronik hale gelen tıkanıklıklar uyku düzeninden kalp sağlığına kadar pek çok alanda olumsuz etkiler bırakabilir.
İnsanlar gün boyunca ortalama 10 bin litre havayı burun yoluyla solur. Soğuk algınlığı veya sinüzit gibi hastalıklar geçici tıkanıklıklara sebep olurken, burun kemiği eğriliği (deviasyon), burun etlerinin (konka) büyümesi ya da alerjik reaksiyonlar kronik sorunların başlıca nedenleri arasında yer alır.
Kronik burun tıkanıklığı, uyku kalitesini bozarak sabahları yorgun uyanmaya, baş ağrılarına, gün içinde konsantrasyon eksikliğine ve zamanla kalp-damar sistemi üzerinde olumsuz etkilere yol açabilir. Yeterli oksijen alınamadığında dokularda hasar gelişebilir ve kalp ritim bozuklukları ortaya çıkabilir. Ayrıca bu sorunu yaşayan kişilerde horlama ve sabahları ağız kuruluğu oldukça sık görülür.
Burun tıkanıklığının nedenleri arasında şunlar öne çıkar:
· Burun kemiği eğriliği (deviasyon): Travma, doğum sırasında yaşanan basınç veya çocukluk dönemindeki darbeler sonucu gelişebilir.
· Burun etlerinin büyümesi: Hormonal değişiklikler (örneğin gebelik veya adet dönemleri) bu durumu tetikleyebilir.
· Alerjiler ve polipler: Özellikle alerjik bünyelerde burun içinde polip oluşumu tıkanıklığa sebep olabilir.
· Çevresel etkenler: Sigara dumanı başta olmak üzere tahriş edici maddeler burun yolunu daraltabilir.
· Reflü (GERD): Mide asidinin genize ulaşması burun mukozasını olumsuz etkileyebilir.
Tedavi yöntemi, tıkanıklığın kaynağına bağlıdır. Örneğin, deviasyon durumunda cerrahi müdahale gerekebilir. Burun ameliyatları günümüzde oldukça konforlu şekilde yapılabilmektedir. Sık tekrarlayan sinüzit ataklarında ise önce ilaç tedavisi uygulanır, ardından gerekirse cerrahi yöntemlerle burun içindeki yapısal problemler düzeltilir.


