Diyarbakır

Sahabelerin izinde tarihî ve manevî bir mekân: Hz. Süleyman Camii

Diyarbakır’ın Sur ilçesinde yer alan Hz. Süleyman Camii hem tarihî dokusuyla hem de taşıdığı manevi değerle yüzyıllardır ayakta duran önemli bir ibadet yeridir.

Abone Ol

Aynı zamanda caminin içinde 27 sahabenin kabri bulunması nedeniyle halk arasında “Sahabeler Camii” olarak da anılır.

İslamiyet’in Anadolu’ya yayılmasında büyük rol oynayan Diyarbakır, Hz. Ömer döneminde, İyaz bin Ganem komutasındaki 8 bin kişilik İslam ordusu tarafından, Hicret’ten 17 yıl sonra, 639 yılında fethedildi. Bu süreçte yaklaşık 500 sahabenin şehirde bulunduğu, 27 ila 40’ının ise şehit düştüğü rivayet edilir. Şehitler arasında, ünlü komutan Hz. Halid bin Velid’in oğlu Hz. Süleyman da yer alır.

İşte Hz. Süleyman Camii, bu önemli tarihî olayların yaşandığı alanda yükselir. Cami, sahabelerin mezarlarının bulunduğu yere inşa edilmiş olup bugünkü yapısı, 12. yüzyılda Artuklu Beyliği döneminde, Nisanoğlu Ebul Kasım tarafından 1155-1160 yılları arasında yaptırılmıştır. Zamanla Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde çeşitli onarımlardan geçen cami, Kanuni Sultan Süleyman döneminde vakıf haline getirilmiş, IV. Murat zamanında ise kapsamlı bir restorasyon görmüştür.

Yapımında Diyarbakır’a özgü siyah bazalt taşlar kullanılmış olan yapı, mimarisiyle de dikkat çeker. Caminin bulunduğu alanın, eski Roma dönemine ait Martoma Kilisesi kalıntıları üzerine inşa edildiği bilinmektedir. Bu yönüyle cami, farklı medeniyetlerin izlerini bir araya getirir.

Caminin en dikkat çekici yönlerinden biri, Diyarbakır’ın fethine katılan 27 sahabenin türbelerinin burada yer almasıdır. Bunların içinde en bilinen isim, camiye adını da veren Hz. Süleyman bin Halid’dir. Bu sahabeler, İslam’ın ilk döneminde önemli görevler üstlenmiş ve burada şehit olmuşlardır. Onların hatıraları camiye kutsal bir kimlik kazandırır.

Yüzyıllardır halkın saygıyla yaklaştığı cami, kandil geceleri, Ramazan ayı ve dini bayramlarda yoğun şekilde ziyaret edilir. Caminin avlusu ve çevresindeki sahabe mezarları, dua eden insanlarla dolup taşar.

Geçmişte birçok zorlukla karşılaşsa da, yapılan restorasyonlar sayesinde cami bugünkü halini almıştır. Özellikle yakın dönemde Sur ilçesinde yaşanan çatışmalardan zarar görmeden çıkan nadir tarihî yapılardan biri olmuştur. Günümüzde hem ibadete hem ziyarete açık olan cami, yerli ve yabancı pek çok kişinin uğrak noktasıdır.

Hz. Süleyman Camii, taşıdığı tarihî ve manevi anlamıyla yalnızca Diyarbakır’ın değil, tüm Türkiye’nin en önemli değerlerinden biri olmaya devam etmektedir.