Frekanslar ve Çevresel Sağlık Riskleri

Abone Ol

iframe src=httpsarchive.orgembedfile-2025-5-29-13-18-50 width=500 height=60 frameborder=0 webkitallowfullscreen=true mozallowfullscreen=true allowfullscreeniframe

Günümüz dünyasında görünmeyen ama her an maruz kaldığımız bir gerçek var: Elektromanyetik frekanslar. Kablosuz internetten cep telefonlarına, baz istasyonlarından Bluetooth kulaklıklara kadar birçok teknolojik cihaz hayatımızın içine girmiş durumda. Peki bu görünmeyen frekansların sağlığımıza, aile hayatımıza ve özellikle çocuklarımızın geleceğine etkisi nedir?

Frekans Nedir ve Nerelerde Karşımıza Çıkar?

Frekans, bir dalganın belirli bir zaman aralığında titreşme sayısıdır. Radyo dalgaları, mikrodalgalar, Wi-Fi, 4G ve 5G gibi teknolojiler elektromanyetik frekanslarla çalışır. Bu frekanslar görünmez olsa da bedenimizi ve çevremizi sürekli etkiler.

Evimizde, iş yerimizde ve hatta camilerde bile artık Wi-Fi cihazları bulunmakta. Bebek monitörleri, akıllı sayaçlar, kablosuz güvenlik kameraları gibi cihazlar sürekli olarak elektromanyetik radyasyon yayar.

Sağlık Üzerindeki Bilimsel Endişeler

Yapılan bilimsel araştırmalarda yüksek frekansa uzun süre maruz kalmanın;

  • Uyku düzenini bozabileceği,
  • Baş ağrısı, odaklanma sorunu, depresyon gibi ruhsal sorunlara neden olabileceği,
  • Hücre DNA’sında tahribata yol açabileceği,
  • Çocukların gelişimini olumsuz etkileyebileceği
    gibi riskler taşıdığı belirtilmiştir.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve bazı bağımsız sağlık kuruluşları, özellikle 5G gibi yüksek frekanslı teknolojilerin uzun vadeli etkileri hakkında daha fazla araştırma yapılması gerektiğini vurgulamaktadır.

Ahlaki ve Ailevi Boyut

Elektromanyetik frekansların sadece fiziksel sağlığı değil, aile düzenini ve toplumsal yapıyı da etkileyebileceği unutulmamalıdır. Sürekli Wi-Fi bağlantısında olan evlerde, aile bireylerinin her biri ayrı bir dijital dünyaya hapsolmakta, ortak zamanlar azalmakta, dijital bağımlılık artmaktadır.

Özellikle çocuk odalarına Wi-Fi cihazı, akıllı tablet, televizyon gibi sürekli sinyal yayan cihazların yerleştirilmesi hem biyolojik gelişimlerini hem de ruhsal sağlıklarını tehdit etmektedir.

İslami Perspektif: Sorumluluk ve Tedbir

İslam, zararın önlenmesini öncelikli kabul eder. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), "Zarar verme ve zarara uğrama yoktur" (İbn Mâce) buyurarak hem başkasına hem de kendimize zarar vermememizi emretmiştir. Bu bağlamda, görünmeyen ama etkileri hissedilen frekanslara karşı tedbir almak, bir Müslümanın sorumluluğudur.

Evlerimizi ve çocuklarımızı korumak adına şu adımlar önemlidir:

  • Wi-Fi cihazlarını gece kapatmak veya zamanlayıcı ile sınırlamak,
  • Uyurken telefonları başucumuzdan uzaklaştırmak,
  • Özellikle çocukların odasında kablosuz cihaz bulundurmamak,
  • Uzun süre Bluetooth kulaklık veya kablosuz aksesuarlar kullanmamak.

Teknolojiye Mahkûm Değil, Hakim Olmalıyız

Frekanslar modern yaşamın kaçınılmaz bir parçası haline gelmiş olsa da, bu durum onları sorgulamamız ve bilinçli kullanmamız gerektiği gerçeğini değiştirmez. Bir Müslüman için önemli olan, teknolojiye mahkûm olmak değil, ona hâkim olmaktır. Ailemizi, sağlığımızı ve neslimizi korumak, görünmeyen bu dalgalara karşı da bilinçli olmakla mümkündür.