DEM'Lİ BELEDİYELERİN CAMİ DÜŞMANLIĞI

Abone Ol

DEM’li belediyelerin değerlerimize ve inançlarımıza olan düşmanlığı bitmek bilmiyor. Her gün farklı bir skandalla karşılaşıyoruz. Müslümanların simgesi olan camilere saldırılarının ardı arkası kesilmiyor. Bundan birkaç yıl önce gündüz vakti başaramadıkları cami yıkma girişimine geçtiğimiz günlerde gece vakitlerinde yine teşebbüs ettiler.

Bunların din, iman, inanç ve Kürtlerin değerlerine olan düşmanlığı Marks'ı da Sovyetleri de CHP'yi de aratır duruma geldi. Bir zamanlar Rusya'da Sovyetler, Türkiye'de CHP camilerin kapılarına kilit vurmuştu.

DEM'li Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Sovyet yoldaşlarının ve CHP'li ittifakdaşlarının izinden gidip Kürtlerin camilerine düşmanlık gösterme hadsizliğini gösteriyor.

Sözde Kürt gibi gözüküp, Kürtlerin camilerini yıkabilecek kadar Kürtlere düşman olan DEM'li Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, siyonist işgal rejiminin camileri yıkma düşmanlığının farklı versiyonu olarak karşımıza çıkıyor.

Sovyet Rusya'ya, Avrupa ülkelerine, ABD'ye, siyonist işgal rejimine, CHP'ye ve en son MHP'ye kapı kulu olan DEM parti, Kürtlerin ibadet edeceği camileri yıkma hadsizliğinde bulunuyor.

DEM'li Belediye Diyarbakır'da gündüz yıkamadığı cami inşaatını gece yarısı yıktı. Yüzde doksan dokuzu Müslüman olan bir memlekette bu cami düşmanlığı nereden geliyor.

Cevabı ortada…

Kürt milletini batı kültür emperyalizmine peşkeş çektirmek isteyen DEM parti zihniyeti, Kemalizm ideolojisinin Kürt versiyonunu simgeliyor.

Bundan olsa gerek DEM parti, İslam'a ait ne kadar değer varsa, bu değerlere düşmanlık besliyor. Bunların karanlık zihin dünyalarının asıl kaynağını sekülarizm teşkil ediyor.

Batının doğuyu tanımladığı oryantalizm bakış açısıyla hareket eden DEM parti, Kürt halkını asli değerlerinden ve dini inancından soyutlamayı hedefliyor.

Bunlar değil miydi Diyarbakır Nevroz park alanında Mevlidi Nebi etkinliğinin olduğu saatlerde, yüzbinlerce Kürtün toplandığı alana gelmeyip, kilisede birkaç keşişin cübbesinin altına saklanıp günah çıkarmaya gidenler.

Peygamber düşmanlığında yine aynı taşın altında bunlar çıkmadı mı? DEM parti vekillerinin, Peygamber Sevdalıları Vakfı ile MEB arasında imzalanan eğitim işbirliği protokolüne karşı çıkması ve soru önergesini meclise sunmaları Kürt Kemalizm'in farklı bir versiyonu olarak karşımıza çıkmadı mı.

Bunlar değil miydi, bir zamanlar belediyenin kaynaklarını kiliselere akıtıp, kiliseleri paraya boğup, camileri yıkmaya çalışanlar. İslam’ın nuruna karşı haçı ellerine alanlar bunlar değil miydi.

DEM Partili Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi değil miydi, Seydayê Xasî, Şêx Evdirehmanê Axtepî, Melayê Cizîrî ve Feqîyê Teyran gibi Kürt İslam alimlerinin şahsını ve veciz sözlerini, kaldırım taşlarına kazıyıp ayaklar altına alan.

DEM partinin, "PKK'lı olmayan Kürt değildir" jargonu ile CHP'nin "Kemalist olmayan Türk değildir" jargonunun benzerliği tesadüften öte her iki hareketin Müslüman coğrafyamızdaki haçlı zihniyetinin modern yansımalarını teşkil ediyor.

Diyarbakır merkez Kayapınar ilçesinde yapımına başlanan camiyi gündüz vakti yıkma cesaretinde bulunamayan DEM Partili belediye, gece vakti iş makinalarıyla yıkma teşebbüsünde bulundu.

Kayapınar ilçesi Talaytepe Mahallesinde hayırseverlerin desteğiyle inşaatına başlanan Said Nursi camii inşaatı, DEM Partili Belediye tarafından gece saatlerinde yıkılmak istendi. Çevre sakinlerinin tepkisini alan belediye çalışanları, yıkımı tamamlamadan olay yerinden uzaklaştı.

Said Nursi gibi yıllarca zindan, sürgün hayatı yaşamış büyük Kürt aliminin aziz hatırasını anmak için inşaatı süren camiyi yıktırmak, Kürtlere en büyük saygısızlık değil mi? Camiyi yıkmaya çalışmaları İslam’a ve Kürtlerin inancına açık bir saldırının olması bunların ne Kürtlükle ne de Kürtlerin inanç değerleriyle bir alakalarının olmadığının açık delili değil mi?

Bunların cami düşmanlığı ilk değil…

Yaklaşık 5 yıl önce de DEM parti o zamanki adıyla HDP, Diyarbakır'da 4 cami inşaatının yıkımı hakkında karar almıştı. Yine o zamanda halkın sert tepkisiyle karşılaşmıştı.

DEM Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi halka hizmeti bırakıp cami yıkma işleriyle uğraşıyor.

Meşhur bir söz var: Keser döner, sap döner, gün gelir hesap döner.

Bu saltanat böyle devam etmez. Halkın değerlerine, inancına düşmanlık hiç kimseye fayda sağlamadığı gibi DEM'li Diyarbakır Büyükşehir Belediyesine de fayda sağlamayacaktır.